%60 İndirim'e Ek 1 Yılın Bizden!%0 Faizli 50.000 TL Akbank Kredisi ile
E-ticarete Bugün Başla!

Üstelik Vade Farksız 12 Ay Taksit İmkanı ile E-ticaret Sitenizi Açın!

  • Yazar Pınar Keleş
  • Güncellenme Tarihi 22 Mayıs 2025
  • Okuma Süresi 5 dakikada okunur

Şirketler büyüdükçe yönetim süreçleri ve kaynakların etkin kullanımı karmaşık hale gelebilir. Çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerin tek bir yapı altında toplanması ise mali ve stratejik yönetim açısından önemli avantajlar sunar. Kurumsal birleşimlerde bu bağlamda “holding” modeli öne çıkar. Holding yapısıyla şirketlerin etkinliği artar. Riskler dengelenir, uzun vadeli stratejik hedeflere ulaşmak mümkün kılınır.

 

Holding Nedir?

 
Holding Nedir?
 

Holding, birden fazla şirketin yönetimini elinde bulunduran ana şirket veya çatı kuruluşu olarak tanımlanmaktadır. Genellikle farklı sektörlerde faaliyet gösteren şirketleri bünyesinde barındırarak ekonomik güç, finansal avantajlar ve yönetim kolaylığı sağlamaktadır.

 

Holdingler, bağlı şirketlerin sermaye yönetimini, yatırım stratejilerini ve finansal kararlarını yönlendirme görevini üstlenir. Bu yapılar, ortak kaynakların kullanımı sayesinde maliyetleri azaltarak verimliliği artırma potansiyeline sahiptir. Ayrıca, riskleri dağıtarak ekonomik dalgalanmalara karşı daha dayanıklı bir yapı oluştururlar.

 

Holding türleri arasında saf holdingler ve karma holdingler yer almaktadır. Saf holdingler yalnızca iştiraklerinin yönetimi ile ilgilenirken, karma holdingler hem şirket yönetimi yapmakta hem de ticari faaliyetlerde bulunmaktadır. Holdinglerin genellikle anonim şirket statüsünde oluşturulduğu ve halka arz edilebildiği görülmektedir.

 

Holding yapısının avantajları arasında vergi avantajları, finansal güç birliği sağlama ve yatırım fırsatlarının çeşitliliği bulunmaktadır. Bununla birlikte, bürokrasi ve yönetim zorlukları gibi dezavantajların da var olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Türkiye’de Koç Holding ve Sabancı Holding gibi büyük holdingler, ekonomi içerisinde önemli bir rol üstlenmektedir.

 

Holdingler, büyük ölçekli şirketlerin daha etkin yönetilmesini mümkün kılan kurumsal yapılar olarak işletmelerin sürdürülebilir büyümesini destekleyen mühim organizasyonlardır.

 

Holding Türleri ve Yapıları

 

Holding Türlerini şu şekilde açıklayabiliriz:

 
  • Saf Holding, yalnızca bağlı şirketlerin yönetimi ile ilgilenmektedir; ticari faaliyet yürütmemektedir.
  • Karma Holding hem şirket yönetimi gerçekleştiren hem de doğrudan ticari faaliyetlerde bulunan bir yapıdadır.
  • Yatırım Holding, şirketlerin hisse senetlerini satın alarak sermaye kazancı elde etmeye odaklanmaktadır.
  • Finansal Holding, bankacılık ve sigortacılık gibi finans sektöründe faaliyet gösteren şirketleri yönetiminde bulundurmaktadır.
  • Aile Holding, aile bireyleri tarafından kurulan ve yönetilen şirketler grubunu ifade etmektedir.
  • Devlet Holdingleri ise kamuya ait şirketlerin yönetimini üstlenen devlet destekli bir yapıdır.
 

Holding Yapıları ise şu şekilde türlere ayrılır;

 
  • Merkezi Yönetimde holding, tüm bağlı şirketlerin stratejik yönetimini doğrudan belirlemektedir.
  • Bağımsız Yönetime bağlı şirketler, kendi yönetimlerini sürdürmekte olup, holding yalnızca yönlendirme işlevi üstlenmektedir.
  • Mali Kontrol Modeli, finansal yönetimi titizlikle denetlemekte ancak operasyonel süreçlere fazla müdahalede bulunmamaktadır.
  • Stratejik Kontrol Modelinde holding, belirlenen hedefler doğrultusunda bağlı şirketleri yönlendirmektedir.
  • Operasyonel Holding ise tüm iştiraklerin operasyonlarını doğrudan yönetim altına almaktadır.
 

Holding yapısı ve türü, şirketlerin büyüklüğüne, faaliyet gösterdikleri sektöre ve benimsemiş oldukları yönetim stratejilerine bağlı olarak şekillenmektedir.

 

Holding Şirketi Nasıl Kurulur?

 
Holding Şirketi Nasıl Kurulur?
 

Holding şirketi kurma süreci, öncelikle bir ana şirketin belirlenmesi ve gerekli hukuki yapıların oluşturulmasıyla başlamaktadır. Türkiye'de holdingler genellikle anonim şirket (A. Ş.) veya limited şirket (Ltd. Şti.) statüsünde kurulmaktadır. Şirket kurmak için belli başlı adımlar izlenmelidir:

 
  1. Şirket türünün belirlenmesi gerekir. Holdingin anonim şirket (A. Ş.) ya da limited şirket (Ltd. Şti.) olarak kurulmasına karar verilir.
  2. Ana sözleşmenin hazırlanması önemlidir. Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne sunulacak olan şirket ana sözleşmesi düzenlenir.
  3. Sermaye yatırımı belirlenmelidir. Holding yapısına uygun asgari sermaye tutarı belirlenerek yatırılır.
  4. Şirketin, Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne tescil edilmesi işlemi gerçekleştirilerek resmi kuruluşu sağlanır.
  5. Vergi Dairesi ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtları tamamlanır.
  6. Holdingin kontrol edeceği bağlı şirketlerin pay devri ve yönetim süreçleri düzenlenir.
 

Yukarıda belirtilen adımlar tamamlandığında, holding şirketi yasal çerçevede operasyonlarına başlamış olur.

 

İlgili İçerik: Anonim Şirket Nasıl Kurulur?

 

Holding Kurulmasının Avantajları Nelerdir?

 

Holding kurulmasının birçok avantajı bulunmaktadır:

 
  1. Holding yapısı, iştiraklerden elde edilen kâr paylarının vergisiz veya düşük vergili bir şekilde transfer edilmesine olanak tanıyarak vergi yükünü optimize etme imkanı sunmaktadır.
  2. Farklı sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerin tek bir çatı altında toplanması, finansal ve operasyonel risklerin dağıtılmasını sağlayarak krizlere karşı dayanıklılığın artırılmasına katkıda bulunmaktadır.
  3. Holding bünyesindeki şirketler, daha güçlü bir finansal yapıya sahip olurlar ve böylece kredi veya yatırım elde etme süreçlerinde kolaylık yaşarlar.
  4. Farklı sektörlere yönelik yatırımlar yaparak portföy çeşitliliği sağlanabilir ve yeni pazarlara giriş fırsatları artmaktadır.
  5. Yönetim stratejilerinin merkezi bir noktadan belirlenmesi, kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlamanın yanı sıra maliyetlerin de düşürülmesine katkı sunar.
  6. Holding yapısı, şirketlerin kurumsal kimliğini güçlendirir ve yatırımcılar, müşteriler ile iş ortakları nezdinde güvenilirliğin artmasına yardımcı olur.
  7. Aile şirketleri için holding yapısı, şirketin nesiller boyu sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla etkili bir miras planlaması aracı olarak işlev görebilir.
 

Holding Kurarken Dikkat Edilmesi Gerekenler

 
Holding Kurarken Dikkat Edilmesi Gerekenler
 

Holding kurulumu aşamasında öncelikle hukuki altyapının titizlikle oluşturulması gerekmektedir. Şirket türü belirlenmeli ve ana sözleşme eksiksiz bir şekilde hazırlanmalıdır. Sermaye yapısının güçlü olması ve finansal kaynakların doğru bir şekilde planlanması önem arz etmektedir.

 

Vergi avantajları ile yükümlülüklerinin titizlikle analiz edilmesi gerekmektedir. Holding yapısı içerisinde yer alacak şirketlerin faaliyet alanları, rekabet avantajı sağlayacak şekilde seçilmelidir. Yönetim organizasyonunun net bir şekilde belirlenmesi ve profesyonel bir ekip oluşturulması elzemdir.

 

Risk yönetimi stratejilerinin geliştirilmesi ve kriz anlarında uygulanacak planların belirlenmesi gerekmektedir. Yasal mevzuatlara eksiksiz uyum sağlanmalı ve düzenleyici kurumlardan gerekli izinlerin alınması hususu önem taşımaktadır.

 

Ayrıca kurumsal yönetim ilkelerinin benimsenmesi suretiyle şeffaf ve sürdürülebilir bir yapı oluşturulmalıdır. Teknolojik altyapıya ve dijital dönüşüm süreçlerine yatırım yapmak, rekabet gücünü artıracak bir etken olarak değerlendirilecektir. Tüm bu unsurlar dikkate alınarak, holdingin sağlam temeller üzerine inşa edilmesi gerekmektedir.

 

Holding Yönetim Yapısı Nasıl Olmalıdır?

 

Holdingin yönetim yapısı, merkezi ve etkili bir organizasyon modeline dayandırılmalıdır. Yönetim kurulu, stratejik kararlar alırken icra kurulu günlük operasyonların yürütülmesinden sorumlu olmalıdır. Bağlı şirketlerin yönetimi, alanında uzman yöneticilere devredilmeli ve yetki dağılımı dengeli bir şekilde gerçekleştirilmelidir.

 

Finans, hukuk, insan kaynakları ve risk yönetimi gibi kritik birimlerin holding merkezinde yapılandırılması gerekmektedir. Kurumsal yönetim ilkeleri çerçevesinde şeffaflık, hesap verebilirlik ve etkin denetim mekanizmalarının sağlanması önem arz etmektedir. Teknoloji ve inovasyona verilen önemle sürdürülebilir büyüme hedefleri gözetilmelidir.

 

Ek olarak, esnek ve dinamik bir organizasyon yapısının benimsenmesi, piyasa koşullarına hızlı bir şekilde uyum sağlanmasına olanak tanıyacaktır.

 

Holding Kuruluşunda Hukuki ve Vergisel Yükümlülükler

 

Holding kuruluşu sürecinde hukuki işlemlerin eksiksiz bir biçimde tamamlanması elzemdir. İlk olarak, işletme türü belirlenmeli ve ilgili Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne tescil ettirilmelidir. Ardından, ana sözleşme hazırlanarak noter onayı alınması gerekmektedir. Holdingin, Türk Ticaret Kanunu'na uygun olarak faaliyet göstermesi ve Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) gibi yetkili kurumların düzenlemelerine riayet etmesi zorunludur.

 

Vergisel yükümlülükler açısından, holdingin kurumlar vergisi, katma değer vergisi (KDV) ve stopaj gibi vergileri eksiksiz bir şekilde ödemesi gerekmektedir. Grup içi işlemlerden kaynaklanan transfer fiyatlandırması kurallarına uyulması gerektiği önem arz etmektedir. Vergi teşviklerinden ve muafiyetlerinden yararlanabilmek için mali mevzuata uygun bir şekilde hareket edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, düzenli denetimlerin icra edilmesiyle finansal raporlamaların doğru ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.

 

 

Ticimax ile çalışmak istiyorsanız demo talep formunu doldurabilir ve 15 günlük deneme süresinin ardından e-ticarette doğru adımlar atabilirsiniz. Ticimax ile ilgili daha fazla haber almak için Ticimax’ı Youtube, Instagram, Facebook ve X üzerinden takip edebilirsiniz. Ayrıca e-ticaret ile ilgili kapsamlı bilgi almak için 0850 811 08 20 numaralı telefonu arayabilirsiniz.

 

E-Ticaret için en doğru altyapı
Hemen Şimdi

E-ticaret Sitenizi Kolayca Açın

30.000+ İşletmenin tercih ettiği e-ticaret altyapısıyla internetten satış yapmaya başlayın!

15 Gün Ücretsiz Deneyin!
<